Besteleri kadar yayıncılığıyla da geleneksel Türk müziğine 60 yılı aşkın süre hizmet eden Avni Anıl’a 1968’de İleri Musiki Dergisi o güne kadar başardıklarını ve hayallerini sormuştu….
Kısa biyografiniz?
– 23 Nisan 1928’de İstanbul’da doğdum. Evliyim, iki kızım var. Bestekârım. Ayrıca gazetecilik yapıyorum. Kendi adıma yönettiğim bir musiki yayın ajansım var.
Müziğimize şimdiye kadar ne verdiniz, yeterli mi, bundan sonra ne yapmayı düşünüyorsunuz?
-Yapabildiğim şarkılar, musikimize bir şeyler verebildi ise mutlu olacağım. Ben çalışmalarımı yeterli bulmuyorum. Ömrüm yettiğince, musikimiz eserlerini ileriye bırakma çabasındayım, şu ana kadar 200 eser basıldı ve ilgililere iletildi Yayın ajansımda musikimizle ilgili her konuyu ele almak istiyorum. İmkân bulabilirsem
bütün bestecilerin eserlerini basacağım. Bir “Musiki Antolojisi” hazırlıyorum, onu çıkaracağım, devamlı olarak da gazetem Dünya’da musikimiz ve radyolarımızla ilgileniyorum.
Şarkılarıma gelince: Musikimizin bünyesini bozmadan Allah’ın lütfü ile yeni bir form üzerinde çalıştım ve çalışıyorum. Yetmiyor bu bana, ancak, düşündüğüm, duyduğum çok melodi dizisini tespit bile etmek istemiyorum, çünkü, bugünkü icra şartları içinde farklı ekol sahibi icracıların istenilen sonuca varmaları zor… Her icracı bir kıymet, hepsini takdirle anmak görevimiz, ama yetmiyor işte.
Çok büyük imkanlara sahip olsanız müzik için ne yapmak isterdiniz?
-Kurduğum yayın ajansım en verimli şekle sokmak, ajansa bağlı, değerli öğretim üyelerinin yürüteceği bir özel dershane kurmak, tek tip nota yayınını sanayi haline getirip, her yerde kullanılmalarını sağlamak isterim. Bir dileğim de, Allah kısmet eder, ömrüm yeterse, A’dan Z’ye bir Türk Musikisi Antolojisi, yayınlamak
(Nefise E. Güngör / Ekim 1968 / İleri Musiki Dergisi / Arşiv çalışması: Serhan Yedig)